28 Kasım 2009 Cumartesi

3

evin içerisinde top oynayan 5, 6 yaşlarında bir erkek çocuğu vardı. ben uyumaya çalışıyordum ve o çok fazla gürültü yapıyordu. ve çocuk topa bir daha vurdu, fakat top da sıkılmış olacak ki pencereden aşağı düştü. çocuğun babaannesi, pencereden, topun arkasından bakıyordu. yanına gittim, sokağa baktım, top yoktu. kadın eliyle sağ altta bulunan pencereyi gösterdi, buraya kaçtı, dedi eliyle parabolik bir eğri çizerek topun gidiş rotasını gösteriyordu. aşağıya doğru bağırdım, pardon, bakar mısınız?. kadın da bağırdı benle birlikte amma benim sesimi fazlasıyla bastırıyordu: komşuuu, huuuuu, orda mısın?. en iyisinin gidip bakmak olduğundu düşündü kadın ve gitti. anneannem geldi sonra, bi bak bakalım, gelmedi hala, dedi kadını kastederek. tam çıkıyordum ki, faturaları da yatır giderken, dedi anneannem. elinde kağıt paralar vardı. elektrik faturası için 40, su için 30 lira aldım. biraz da bozukluğa ihtiyacım vardı. bende 3 lira vardı. anneanneme sordum. bir avuç dolusu bozuk para verdi. hepsi çok fazlaydı. bi kısmını koyabildim cüzdanıma. baya dolmuştu cüzdanımın bozuk para bölmesi. masanın üzerinde duran anahtarımı aldım kapıya yöneldim. anahtar kapıdadaydı. hayır, anahtar elimdeydi. kapıdaki anneanneminkidir diye düşündüm. merdivenlerden indim. topun kaçtığı evin kapısının önünde ayakkabılar vardı. evdelerdi. apartman kapısından dışarı çıktım. çocuğun babaannesi oturuyordu kapı ağzında. bir kaç kadın daha vardı, sohbet ediyorlardı. alt kattakiler evde, haber vereyim dedim. ha,dedi, evet konuştum ben getirecek birazdan topu. peki, diyip yürümeye başladım.

annemlere haber verdin mi, diye sordum yanımdakine. amma kim vardı yanımda? eski yolun oradaydık. dolmuştan indik, annemlerin evine doğru yürümeye başladık. yok, dedi, süpriz yapalım. amma çay koysalardı, hem biz varana kadar biraz soğurdu, hemen içerdik, dedim. boşver, süpriz yapalım, daha çok sevinmezler mi, dedi. haklıydı. annemler bahçede kahvaltı ediyorlardı. babam, yengem ve birileri daha vardı. hemen oturduk sofraya. ben saçlarımı kırmızıya yani kızıla boyatacağım, dedim. babam, çok güzel olur, dedi. annem çok istekli değildi. istersen bugün hemen boyatalım, dedi yengem. amma bugün cumartesi, düğünler falan vardır, dolu olmaz mı kuaförler, diye sordum. sen istiyorsan ayarlarız, dedi yengem. annem bana baktı, çok zorlanırsın amma öyle okulda, dedi, fazla yiyiyorsun, çok kilo aldın, dikkat et biraz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder